Rahim kalınlaşması, rahim astarının olması gerekenden daha da kalınlaşarak aşırı ve anormal kanamaya neden olmasıdır. Atipik rahim kalınlaşması rahim kanseri ve endometriyal kanser riskini arttırmaktadır. Bu durum genellikle menopoz esnasında ya da sonrasında görülmektedir.
Progestin terapisi ile neden olduğu belirtileri hafifletmek mümkündür ancak rahim kalınlaşması olan kişilerde kanser riski bulunduğu için histerektomi (rahim alınması) önerilmektedir. Rahim kalınlaşması bir kanser türü değildir ancak bir rahim kanseri türü olan endometriyal kanser görülme riskini önemli ölçüde arttırmaktadır. Rahim kalınlaşması bu duruma neden olan hücrelerin yapısına göre iki farklı şekilde değerlendirilir.
Rahim Kalınlaşması Türleri
Rahim kalınlaşması, rahim astarında meydana gelen hücre değişimlerine göre farklılaşmaktadır. Basit rahim kalınlaşmasında hücreler normal görünür ve genellikle bu türde kanser görülme riski daha düşüktür. Üstelik tedaviye gerek duymadan hücrelerde iyileşme meydana gelebilmektedir. Gerekli durumlarda ise hormon terapisi ile rahim kalınlaşması tedavi edilebilir.
Basit ya da kompleks atipik rahim kalınlaşması ise hücrelerin anormal bir biçimde büyüyerek kanser riskini artırması olarak ifade edilebilir. Bu tür rahim kalınlaşması tedavi edilmediğinde endometriyal kanser ya da rahim kanseri riskinin artmasına yol açmaktadır. Çok fazla östrojen üretimi ve yetersiz progesteron üretimi olan kadınlarda görülür
Kadınlarda bu iki hormon adet döngüsü ve hamilelik için hayati rol oynar. Ovulasyon sırasında östrojen, endometrium dokusunu kalınlaştırırken progesteron da rahmi doğuma hazırlar. Hamilelik meydana gelmediğinde progesteron seviyesi düşerek adet kanamasını sağlar.
Tedavi Yöntemleri
Rahim kalınlaşmasında başvurulan ilk tedavi yöntemi genellikle progestin ilaç tedavisidir. Progestin hormonu ağız yoluyla, iğneyle, vajinal kremle ya da rahim içi araç ile alınabilmektedir. Ne kadar hormon alınacağı ve tedavinin ne kadar süreceği hastanın yaşına ve rahim kalınlaşması türüne göre değişiklik gösterir. Progestin tedavisi vajinal kanamalara yol açabilmektedir.
Diğer taraftan atipik rahim kalınlaşması olan kişilerde ise kanser riski arttığı için histerektomi önerilmektedir. Histerektomi işleminde rahmin tamamı ameliyat ile alınmaktadır. Ancak bu işlemden sonra hamilelik gerçekleşmemektedir. Tekrar hamilelik düşünmeyen ve atipik rahim kalınlaşması olan hastalar için en ideal tedavi yöntemi histerektomidir.
Her hamileliğin hem anne hem de bebeğin sağlığı açısından takip edilmesi gerekmektedir. Sağlık riskinin bulunduğu durumlarda takip daha sıkı ve detaylı bir şekilde gerçekleştirilmelidir.
Çoğul gebelikte, tekil gebelikte olduğu gibi yüksek tansiyon, hamilelik şekeri preeklampsi, erken doğum ve diğer riskler bulunmaktadır. Çoğul gebeliklerde bu rahatsızlıkların görülme riski daha yüksektir.
Anne adayının genetik yatkınlığı, hamilelikten önce bulunan kronik bir rahatsızlığı ya da hamilelik şekeri gibi hamilelik sürecinde ortaya çıkan bir rahatsızlık gebeliğin riskli olarak değerlendirilmesine neden olabilmektedir.
Vajinal doğumlarda genellikle 24 saat sonra, sezeryan doğumdan sonra ise yaklaşık 48 saat sonra anne ve bebek taburcu edilmektedir. Ancak hem annenin hem de bebeğin genel sağlık durumuna göre bu süre değişiklik gösterebilmektedir.
Kadın ya da erkek üreme sistemini etkileyen çeşitli rahatsızlıklar, çevresel faktörler ve sigara ya da alkol tüketimi gibi bazı gündelik alışkanlıklar kısırlığa yol açabilmektedir.
Yumurta üretimi düzensiz veya nadir olan ya da hiç yumurta üretimi olmayan kadınlarda yumurta hücresinin üretilmesi için yumurtalıkların uyarılmasını sağlayan hormonların kullanılmasıdır.