Rahim içi polipler bazen kendiliğinden kaybolabilmektedir. Poliplerin herhangi bir belirtiye yol açmadığı durumlarda genellikle düzenli bir şekilde izlem ve kaybolmadığı durumlarda alınması önerilir.

Rahim urları iyi huyludur ve çok nadiren kanserleşirler. Yaklaşık olarak her 350 kadında bir rahim urunun kanserleştiği düşünülmektedir.

Rahim duvarının kalınlaşması genellikle menstrual döngülerin daha kısa ya da daha uzun olmasına yol açmaktadır. Ayrıca aşırı adet kanaması ve menopozdan sonra vajinal kanama da görülebilmektedir.

Tanısal histereskopi genellikle acısız bir işlemdir. İşlem esnasında genellikle anestezi uygulamasına ihtiyaç duyulmamaktadır. Ancak bazen lokal anestezi yapılabilmektedir. Bazı kadınlarda herhangi bir ağrı ya da acı meydana gelmezken bazı kadınlar orta şiddetli ağrı ya da kramp hissedebilmektedir.

Rahmi yerinde tutan pelvik taban kaslarının ve bağ dokularının yaşlanma ya da birden fazla vajinal doğum gibi çeşitli nedenlere bağlı olarak güçsüzleşerek rahmi yeterince destekleyememesi sonucunda rahim sarkması meydana gelir.

Çikolata kisti küçük ve belirtiye neden olmadığında çok tehlikeli değildir. En büyük risk, kistlerin çok büyümesi durumunda kist çeperinin yırtılmasıdır. Ayrıca çok nadiren kist çeperinde kanserleşme görülebilmektedir. Ancak çikolata kistinde kanserleşme oranı %1’in altındadır.

Yumurtalık kistleri genellikle hiçbir belirtiye neden olmamaktadır. Çok nadiren görülen belirtilerin arasında alt karın ve kasık bölgesinde ağrı yer alır. Ağrı genellikle kistin meydana geldiği yumurtalığın olduğu tarafta yoğunlaşmaktadır.

Dış gebelik bazı kişilerde herhangi bir belirtiye neden olmamaktadır. Bu kişilerde dış gebelik rutin hamilelik kontrolünde fark edilir. Belirti olan kişilerde ise genellikle bir tarafa yatıldığında keskin bir ağrı hissedilmesidir. Bu ağrı bir anda ortaya çıkabildiği gibi yavaş yavaş da görülebilir.

Laparoskopik histerektomi ameliyatı, rahmin karın bölgesine açılan 4 ya da 5 küçük kesiden girilerek alınmasını sağlayan operasyondur. Laparoskopik yöntem halk arasında kapalı ameliyat olarak da bilinmektedir.

Laparoskopik myomektomi ameliyatı da diğer tüm cerrahi operasyonlarda olduğu gibi bazı riskleri barındırmaktadır. Ancak minimal invaziv bir yöntem olduğu için ameliyat esnasında ve sonrasında komplikasyon oluşma riski düşüktür. Laparoskopik myomektomi ameliyat oldukça güvenli cerrahi operasyonlar arasında yer alır.

Laparoskopik ameliyatların iyileşme süresi daha kısadır. Genellikle ameliyattan sonraki ikinci haftada hastalar gündelik hayatına dönebilmektedir. Vücutta tam iyileşmesinin gerçekleşmesi yaklaşık 6 haftayı bulabilir.

Tubal reanastomoz daha önce çeşitli sebeplerle uygulanan tubal ligasyon işlemini geriye döndürmek için fallop tüplerinin tekrar rahme bağlanması işlemidir.